HANGİ ADAYA OY VERMELİ?
Sandığa 4 hafta kaldı.
Seçim yarışı tüm hızıyla devam ediyor.
Belediye başkan adayları, meclis adayları oy peşinde..
Projeler, vaatler havada uçuşuyor.
Adaylar ufak ufak birbirlerine salvolar yapmaya başladı..
Seçim günü yaklaştıkça adayların daha çekişmeli olacağa benziyor.
Peki biz hangi adaya oy vereceğiz? Doğru tercihi nasıl yapacağız?
Hangi aday seçilmeyi hak ediyor? Hangisine oy verirsek pişman olmayız?
Benim bazı kriterlerim var..
Örneğin sürekli sloganvari konuşan, hamasetli sözler söyleyen, çok vaat eden adaya oy vermem.
Kentini değil, kendini düşünene oy vermeyi aklımdan geçirmem.
Örneğin, içlerinden hangisi bir bankaya kredi almaya gitse, sorunsuz kredi alabilir? Hangisine kredi vermezler, buna bakarım. Kendisine kredi verilmeyecek birine belediye teslim edilir mi?
Hangisi daha hoşgörülü, hangisi kul hakkından korkar, sözünün eri hangisidir, buna bakarım.
Kindar, kendini beğenmiş, kibirli birine mühür basmam.
Meclis aday listesine bakarım; benzer özellik taşıyan meclis adaylarına asla oy atmam.
Şahsen bu kriterlere göre oy kullanıyorum.
Tavsiye ederim, sahada gezen adaylara bakın, bu kriterlere göre tercihinizi yapın.
ANKETLERE GÖRE KİM ÖNDE?
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, ilk kez “anketlere artık güvenmiyorum” şeklinde açıklama yaptı.
2002’den bu yana anketlere itibar eden, anket verilerine göre politik strateji belirleyen Erdoğan’ın bu çıkışı akıllara ister istemez “Acaba son anketlerde AK Parti iyi görünmüyor mu?” sorusunu akıllara getirdi.
Bugüne kadar yapılan tüm seçimler öncesinde ciddi anket firmalarının kamuoyu yoklamaları doğru çıkmıştı.
Yapılan bazı anketlerde, AK Parti’nin ülke genelindeki oy oranının son seçimlere göre daha düşük olduğu gösterilmişti.
Galiba Cumhurbaşkanı Erdoğan bu nedenle “anketlere inanmıyorum” dedi.
Türkiye’de ciddi anlamda ekonomik kriz var.
Şu anda halkın birinci gündeminin ekonomik sıkıntı olduğunu kimse inkar edemez.
Bu nedenledir ki, hükümet piyasayı rahatlatmak için peş peşe vergi düzenlemeleri, faiz düzenlemeleri, teşvik düzenlemeleri, kredi taksit düzenlemeleri yapıyor.
Bu durumun sandığa hangi ölçüde yansıyacağı, iktidarın oy oranının düşmesine yol açıp açmayacağını 31 Mart’ta göreceğiz.
Hatırlatmakta fayda var, 2009’da küresel kriz ülkemizi “teğet” geçmişti, yaşanan dalgalanma sonucunda AK Parti’nin oyu yüzde 40’ın altına gerilemişti.
Bakalım 31 Mart’ta anket firmaları tahminlerinde yanılacak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı çıkacak mı?
DÜZCESPOR
Düzcespor’da futbolcular parasızlıktan dolayı antrenmana çıkmadılar ve yönetimi protesto ettiler.
Futbolculara transfer taksitleri, maç başı alacakları ve primleri ödenmedi. Evlerine ekmek getiremez duruma geldiler.
Düzcespor’un içine düştüğü bu durumla kimse ciddi olarak ilgilenmiyor, başkan Özgür Sağlam yalnız bırakıldı.
Belki şampiyon olabilecek bir takım, sahip çıkılmaması sebebiyle kümeye düşebilir.
Bu kenti yönetenleri ve yönetmeye talip olanları Düzcespor’a sahip çıkmaya çağırıyorum.