FARUK ÖZLÜ ORKESTRASINI GÖZDEN GEÇİRMELİ..
Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, kalıcı ve kentin önünü açmayı hedefleyen projelerle köklü bir değişim yapmak istiyor.
Nitekim, gündeme getirdiği projeler ve ilk 500 günlük icraatıyla hedefini net bir şekilde ortaya koydu.
Ancak, icraatları ve projeleri toplumda yeterli karşılık bulmuyor, fazla ses getirmiyor.
Çünkü, pazarlaması, yani topluma anlatılması ve doğru biçimde aktarılmasında sıkıntı var.
Bunun temel sebebi, kurumsal iletişimin zayıflığı, kitle iletişim araçlarının etkin kullanılmaması ve özellikle sosyal medyada etkili olunamaması..
Sahte sosyal medya hesaplarıyla, trol hesaplar üzerinden yapılmaya çalışılan propagandayla Özlü ve belediye başarılı gösterilmek isteniyor.. Kimin yönettiği bilinen trol ve sahte hesaplar Özlü’nün hedef ve amaçlarına aslında fayda sağlamıyor.
Örneğin belediyenin güzel bir projesi açıklanıyor, belediye meclis üyeleri ve belediye bürokratlarının büyük kısmının kişisel sosyal medya hesaplarında bu icraatı paylaşmıyor.
Belediyenin resmi internet sitesi güncel değil, bilgi ve haber akışı sağlıksız.
Medya organlarıyla iletişim zayıf, sanki “medyaya ihtiyacımız yok” gibi çok yanlış bir düşünce hakim..
Faruk Özlü’nün ekibinin zayıf olduğu, beklenen başarıyı gösteremediği yalın bir gerçek.
“Şeyhi müridleri uçurur” misali, Özlü’nün ekibini gözden geçirmesinde fayda olacağını düşünüyorum.
Özlü’nün bakanlık görevindeki başarısı izahtan varestedir..
Belediye başkanlığı görevinde çok daha başarılı olması, Türkiye’ye örnek teşkil edecek icraatlara imza atması beklenmektedir.
Bir orkestra uyumlu değilse, şef ne kadar iyi olursa olsun, çıkan ses kulağa hoş gelen müzik olmaz, kakafoni olur.
İşte bu nedenle yanlış nota basan, nota bilmeyen orkestra elemanlarını hemen değiştirmek gerekir.
TAVLA YASAKSA, SATRANÇ NASIL SERBEST?
Çilimli’de, Kaymakamlık ile Gençlik ve Spor Müdürlüğü tarafından “kıraathaneler aslına dönüyor” projesi başlatıldı ve kahvehanelerde satranç oyununa izin verildi.
Kaymakam başta olmak üzere yetkililer satranç oynadı.
Korona virüs önlemleri kapsamında tavla oynamak yasaklandı; gerekçe iki kişinin sosyal mesafe riski ile zar ve pullar üzerinden temas ile bulaşabilecek hastalık riskiydi.
Satranç iki kişiyle oynanıyor, doğal olarak sosyal mesafe riski yüksek. Beyaz ya da siyah taşlarla oynayan oyuncular, oyunu kazanmak için rakip oyuncunun eliyle temas ettiği taşları topluyor. Dolayısıyla eller taşlara temas ettiği için, taşlar üzerinden bulaş riski bir hayli fazla olabiliyor.
Yani tavla da, satranç da hastalık bulaşma riski bakımından eşittir.
Ortada alınmış ve uygulanmakta olan hıfzıssıhha kararları dururken, nasıl oluyor da Çilimli’de kahvelerde satranç oynanmasında bir sakınca görülmüyor?
Örneğin, zara elimizi değdirmesek, fincanla zar atsak tavla oynayabilir miyiz?
Valilik ya da Sağlık Müdürlüğü yetkililerinden bu konuda net bir yanıt bekliyorum.