BOZKURTLAR İBRAHİM KORKMAZ’A TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALATTILAR!
AK Parti’nin eski milletvekili ve şimdinin çiçeği burnunda Düzce Üniversitesi öğretim üyesi İbrahim Korkmaz, bir kez daha tükürdüğünü yaladı!
“Tükürdüğünü yalamak” deyimi, “Verdiği sözden benliğini küçülterek geri dönmek” anlamını taşımaktadır.
Korkmaz, sosyal medya hesabında “Bozkurt Hıristiyan Türklerin simgesidir. İslama uygun değildir” ifadeleriyle Afrin harekatına katılan Mehmetçik ve Özgür Suriye Ordusu mensuplarının birçoğunun Bozkurt işareti yapmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti.
Gelen ve yükselen tepkiler üzerine tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı ve paylaşımını sildi.
MHP lideri Devlet Bahçeli’den İl Başkanı Ümit Yılmaz’a, ülkücülerden kendisini milliyetçi olarak tanımlayan herkes doğal olarak tepki verdi.
Sadece ülkücü ve milliyetçiler değil, AK Parti’liler de bu eski siyasetçi, yeni akademisyene büyük tepki gösterdiler.
Her zaman sözünün arkasında durmakla, geri vitesi olmamakla övünen İbrahim Korkmaz’ın aslında hiç de öyle cesur ve dik başlı biri olmadığı anlaşıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere AK Partili hiç kimse ülkücülerin sembolü Bozkurt’tan en küçük bir rahatsızlık duymazken, hatta Kızıl Elma ülküsünü benimsemişken, İbrahim Korkmaz gibi siyasi mevtaların bu değerlere dil uzatmasına çok fazla takılmamak gerekir.
Bu ve bunun gibi şahıslar hakkında Mevlana’nın güzel sözlerini tekrarlamak daha doğru olacaktır:
“Bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye”
DURSUN AY YEREL SEÇİMDE İDDİALI ADAYLAR ARASINDA YER ALIR
Düzce Belediye Başkanı Dursun Ay, 4 ayı aşkın belediye başkanlığında küçümsenmeyecek bir şekilde çalışıyor, çabalıyor.
Sergilediği performansa, yaptığı işlere baktığımda Dursun Ay’ın hiç de öyle geçici bir belediye başkanı olmadığını, aksine iddialı bir başkan adayı olduğunu görüyorum.
Başkan Ay, kanımca başkanlığı sevdi, koltuğa alıştı..
Acemiliğini yavaş yavaş üzerinden atmaya başladı..
Belediyenin tüm birimlerine ve meclise hakim duruma geldi..
Sıkça sokağa iniyor, vaktinin büyük bölümünü vatandaşın arasında geçiriyor; hasta ziyaretleri yapıyor, yaşlıları ve engellileri ziyaret ediyor..
Her gün esnaflarla bir araya geliyor, kısıtlı imkanlara rağmen yeni projeler geliştirmeye çalışıyor.
Görülen o ki, Dursun Ay önümüzdeki yerel seçimlerde belediye başkanlığına aday olacak.
Dursun Ay’ın geçici başkanlık yaptığını düşünenler yanılacaklar.
Ay, muhtemelen güçlü belediye başkan adayları arasında yer alacaktır.
Önümüzdeki süreçte Başkan Ay’ı daha fazla sahada göreceğiz..
Kamuoyunun gündeminden düşmeyecek.
Her ne kadar başta imar konularında başarılı sınav verememiş olsa da, Dursun Ay’ın belediye başkan adayları arasında ilk 3’te olacağını söylemek yanlış olmaz.
Dursun Ay’ı kimse yabana atmasın, küçümsemesin.
Söylemedi demeyin!
RECEP ÖZMERDİVENLİ
Düzce Üniversitesi’nde 2010-2018 yılları arasında görev yapan Prof. Dr. Recep Özmerdivenli, Aydın Üniversitesi’ne geçiş yaptı.
Recep Hoca, üniversitede Fetullahçılar’a karşı ilk bayrak açan ve çok ciddi mücadele eden isimdi. Bir dönem rektör danışmanlığı yapan Özmerdivenli, Fetullahçılar’a ve diğer cemaatlere yönelik mücadelesi sebebiyle saldırılara ve itibar suikastlarına uğradı
Yılmadı, yıkılmadı..
Üniversitedeki Fetullahçı yapılanmanın çökmesinde ve deşifre edilmesinde çok önemli rol oynadı.
Sapına kadar milliyetçi çizgide olan Recep hoca, bu mücadelesine rağmen büyük bir vefasızlığa maruz kaldı, dost bildiklerinden kazık yedi.
Recep Hoca, her zamanki gibi dik duruşunu asla bozmadı, onurlu, namuslu ve dürüst bir akademisyen ve insan olarak başka bir üniversitede yeni bir göreve başladı.
Recep Hoca, Düzce Üniversitesi senin boşluğunu asla dolduramayacaktır.
Yeni görevinde başarılar diliyorum.
Mesele DURSUN AY değildir.her şeyi sayın il başkanına sorması problemdir.Düzceliler artık bu ekipten kurtulmak istiyor.Her yere kendi adamlarını doldurdular.İl başkanı,tso başkanı,belediye başkanı,sırayla cumayerlidir. ve insanlar artık bıkmıştır.Şeçim zamanında çok fazla ilgi beklemeyin..sahada çok tepki alacaksınız.
eray bey sen nerelisin cumayeri nereye bağlı insanlar neden bıktılar anlamadım