EVETÇİLER VATANSEVER, HAYIRCILAR VATAN HAİNİ Mİ?
Referanduma doğru geri sayım başladı.
Daha meydan mitingleri başlamadan toplumda ve özellikle sosyal medyada evet ve hayır kampanyaları başladı.
Düzceli iki genç, ellerinde tabanca ile Anıtpark meydanında poz vererek, “Hayırcıları bekliyoruz” mesajı paylaşıyorlar.
Bazı valiler, bürokratlar, seçim müdürleri filan da evet kampanyasına katkıda bulunuyor.
Rektörümüz başta olmak üzere pek çok kamu görevlisi de erkenden evet kampanyası başlattı.
Doğal olarak evetçilerin sesi yüksek çıkıyor.
Öyle bir algı oluştu ki, evet diyenler cesur ve vatansever olarak tanımlanıyor
Özellikle sosyal medyada, “Vatanseverler evet demelidir. Vatan haini değilsen evet demelisin” kampanyaları yapılıyor.
Biri çıkıp “ben hayırcıyım” demeye görsün, ya PKK’lıdır, ya da FETÖ’cü..
Hayırcılar ise sanki vatan haini sınıfına dahil edilmeye çalışılıyor.
Böyle bir algının oluştuğu toplumda hangi bürokrat, hangi sivil toplum lideri ya da hangi rektör çıkıp “hayır” diyebilir?
İnsanlar hayır demekten çekinmeye, korkmaya başladılar.
1982 Anayasa oylamasında da benzer bir tablo vardı, darbe Anayasası’na kimse hayır diyemiyordu, o yüzden yüzde 92’lik oyla kabul edildi.
Referandum öncesi toplumda kutuplaşma riski belirmeye başladı.
Kutuplaşmanın ülkeye hiçbir faydası olmaz.
Referandumu adeta vatanseverlik kampanyasına dönüştürmek insan haklarına, hukuka, düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırıdır.
İnsanlar serbest şekilde, korkmadan ve başıma bir iş gelecek diye düşünmeden nasıl “evet” diyorlarsa, “hayır” da diyebilmelidir.
ÜLKÜCÜLERİN BÜYÜK KESİMİ EVET DEMEYECEK!
MHP, Meclis’teki Anayasa oylamasında başkanlık sistemine destek verdi ve teklifin referanduma sunulmasını sağladı.
MHP Lideri Bahçeli, referandumda “evet” oyu vereceğini açıkladı.
Acaba MHP tabanını oluşturan ülkücülerin tamamı evet mi diyecek?
Hiç sanmam!
Ülkücü camianın büyük bölümü Bahçeli gibi düşünmüyor.
Ve bu yüzden ülkücülerin tamamına yakın bölümü “hayır” oyu verecek.
Neden mi?
Referandumdan “evet” çıktığı takdirde MHP’nin, yani ülkücülerin hiçbir zaman iktidar yüzü göremeyeceğini düşünüyorlar.
Haksız da değiller.
AK Parti 2019’a kadar zaten iktidarda, 2 yıl sonra yapılacak milletvekili ve başkanlık seçiminde MHP’nin birinci parti olması, başkanlığı alması mümkün değil.
Böyle bir siyasi konjonktür içinde MHP, ancak ve belki 2024 yılındaki başkanlık seçimlerinde iktidar şansı yakalayabilir.
Dolayısıyla ülkücüler ve MHP’nin iktidar olma ya da iktidara ortak olma hayalleri, tatlı bir rüyadan ibaret kalır.
İşte bu sebeplerle ülkücü tabanın ezici çoğunluğu referandumda “hayır” diyecektir.
İSA ŞENGÜLOĞLU
İşadamı İsa Şengüloğlu, hak ederek Müsiad başkanlık koltuğuna oturdu.
Kendisini uzun yıllardır yakından tanırım. Genç yaşına rağmen hem siyasette, hem iş dünyasında başarılı olmuş, bilgisiyle, ilkeli ve dürüst karakteriyle topluma kendisini kabul ettirmiştir.
Yıllardır siyasetin içinde aktif şekilde yer almış, en küçük şaibeye bulaşmamıştır.
Müsiad’ı daha aktif ve etkin bir sivil toplum kuruluşu haline getireceğine inanıyor, kendisine başarılar diliyorum.
İyi güzelde MHP liler iktidar olmakmı yoksa koalisyon ortağı mı olmak istiyor önce ona karar versin