ERDOĞAN, İSTANBUL SEÇİMİNDE SAHADAN NEDEN ÇEKİLDİ?
Geçtiğimiz hafta bir ziyaret vesilesiyle İstanbul’a gittim.
İstanbul’un her tarafında AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın “tek başına” fotoğraflarını gördüm.
Bilbord ve afişlerde Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafına hiç rastlamadım.
31 Mart seçimi öncesinde İstanbul’un her yerinde Erdoğan ile Yıldırım’ın yanyana fotoğrafları vardı. Seçim sloganı “Belediye işi gönül işi” idi.
Şimdi bu sloganın ve Erdoğan’ın resimlerinin afişlerde kullanılmadığını gördüm.
Anladığım kadarıyla AK Parti İstanbul seçimleri için strateji değiştirmiş.
31 Mart öncesinde Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’nun sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yarışıyor gibiydi. Çünkü, Erdoğan İstanbul’un her ilçesinde mitingler yapmıştı.
Şimdi ise mitinglerden vazgeçildi, seçim afişlerinde sadece Binali Yıldırım’ın fotoğrafı kullanılıyor.
AK Parti kanadı, İstanbul seçiminde İmamoğlu’nun Yıldırım ile yarıştığı algısını yaratmak istiyor.
Seçimi İmamoğlu kazanırsa, “Binali Yıldırım kaybetti” algısı yapılacak.
Yıldırım’ın İmamoğlu ile canlı yayına çıkma kararının arka planında bu stratejinin olduğunu düşünüyorum.
AK Parti, İstanbul seçimlerinin neticesinin genel siyasete yapacağı etkinin minimize olmasını istiyor.
Bu nedenledir ki, İmamoğlu’nun rakibinin Yıldırım olduğu algısı üzerinde çalışılıyor.
Ak Parti’nin 31 Mart öncesi seçim stratejisiyle 23 Haziran öncesindeki stratejisi çok farklı.
Bakalım bu yeni siyasi strateji seçmeni nasıl etkileyecek ve sandıktan nasıl bir sonuç çıkacak?
İMAMOĞLU KAZANIRSA DÜZCE KAYBEDER Mİ?
Türkiye’de gözler, bu hafta sonu yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine çevrildi.
Siyasi kulislerin ve kamuoyunun bir numaralı gündem maddesi İstanbul seçimi oldu.
Seçimi ya Ekrem İmamoğlu ya da Binali Yıldırım kazanacak.
Seçim sonucunun bizi ilgilendiren tarafı da var.
Şayet İmamoğlu kazanırsa, başta Belediye Başkanı Faruk Özlü olmak üzere AK Parti cenahı üzülecek.
Binali Yıldırım kazanırsa, doğal olacak çok sevinecekler.
Çünkü, Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, Ankara ve İstanbul büyükşehir belediyelerine umut bağlamıştı.
31 Mart seçimlerinden önce yaptığı bazı konuşmalarında, İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerinin AK Parti’de kalması durumunda, Düzce’ye ciddi anlamda destek geleceğini ifade etmişti.
AK Parti Ankara’dan sonra İstanbul’u da kaybederse, Özlü’nün beklentileri gerçekleşmeyecek.
Gerçekten de Düzce Belediyesi, İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerinden istediği desteği alamayacak mı?
Kanımca destek işi biraz zor..
O nedenle İstanbul seçimi sonucu Düzce Belediye Başkanı Özlü’yü de çok yakından ilgilendiriyor.
Başka bir kentin belediyesine bel bağlamak ne kadar doğru bilemiyorum.
Fakat, Düzce Belediyesi’nin kendi yağı ile kavrulması gerektiğine, bir takım yeni ve gelir getirici projelerle ek kaynaklar yaratabileceğine inanıyorum.
Önemli olan zoru başarmak.
Özlü’nün zoru başaracağına, gerekli olan finans kaynaklarını bulacağına, Düzce Belediyesi’ni önümüzdeki süreçte ekonomik yönden daha iyi konuma getireceğine, parkların yıkılması gibi daha pek çok konuda tarihe geçecek adımlar atacağına inanıyorum.
ERDOĞAN BIYIK
MHP’den Düzce Belediye Başkan adayı olan ve seçimi kazanamayan Erdoğan Bıyık, bombayı patlattı.
Bıyık, önümüzdeki milletvekilliği seçiminde aday olmayı hedeflediğini açıkladı.
Erdoğan Bıyık iddialı adamdır.
Bundan 2 yıl önce “Ben MHP’den Düzce Belediye Başkan adayı olacağım” dedi ve oldu.
Şimdi, milletvekili adaylığı konusunu dile getirdi.
Genel merkez düzeyinde itibarı olan, özellikle Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin itibar ettiği kişiler arasında yer alan Bıyık’ın, önümüzdeki ilk seçime MHP’nin en güçlü milletvekili adayı olacağını şimdiden söyleyebiliriz.