ŞİMDİ ANLADINIZ MI ATATÜRK’ÜN BÜYÜKLÜĞÜNÜ..
Uşşaki diye bir tarikat var ve bu tarikatın yaklaşık 40 bin müridi var.
Bu tarikatın sözde şeyhi, 12 yaşındaki bir kız çocuğu defalarca istismar ettiği iddiasıyla tutuklandı, hakkında 42 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Biz ne tarikatlar, cemaatler biliyoruz; müritlerini badeleyen (!), parasına puluna el koyan, dolandıran, erkek çocuklara tecavüz eden, kız çocukları istismar eden, (Keşke Yunan galip gelseydi) diyen sapıklar ve meczuplar..
FETÖ bunlardan sadece birisiydi..
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken, dini kullanarak sapıklık üreten tarikat ve cemaatleri kapattı, faaliyetlerini yasakladı.
Çünkü tarikatlar ve cemaatler, sadece insanlara zarar vermekle kalmıyorlar, yüce dinimize de zarar veriyorlardı.
Zaten dinimize en büyük zararı, ateistler ya da gayr-i müslimler değil, Müslüman olup, dini siyasete, ticarete ya da sapık düşüncelere alet edenler veriyor.
Dünde böleydi, bugün de böyle..
Şimdi anladınız mı Atatürk’e ve Cumhuriyet’e neden düşmandırlar? Neden kin ve nefret duyup, beddua ederler?
Atatürk, “Ey millet! Biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek tarikat, uygarlık tarikatıdır. Uygarlığın emir ve isteklerini yapmak insan olmak için yeterlidir.”
FETÖ gibi bir oluşumun ülkeye verdiği zarar ortadayken, devletimizin tarikat ve cemaatleri hala denetim altına almamasını anlamakta zorlanıyorum.
Sokakta biri tezgah açıp kestane satsa, köylü bir kadın köşe başında domates satsa, hemen zabıta gelip tepesine biner..
Din tüccarları her yerde dergah açıyor, devlet ses çıkarmıyor, denetlemiyor..
Gerekli denetim yapılmadığı müddetçe, tarikat ve cemaatlerin dine ve insanlara verdiği zarar önlenemez.
FARUK ÖZLÜ’NÜN ARADIĞI KANI ALİ ERGÜN’DE BULDU..
Düzce Belediyesi’nde yönetimsel anlamda bir türlü taşlar yerine oturmadı..
Başkan Faruk Özlü, 1,5 yıllık süre içinde yönetimde sayısız denemeler, hamleler yaptı, ama bir türlü istediği yönetimi kuramadı.
Son gelen bilgilere göre, Özlü aradığı kanı buldu!
Geçmişte Düzce Belediyesi’nde çalışan, daha sonra İstanbul Maltepe’ye, oradan da Büyükşehir Belediyesi’ne geçen Mimar Ali Ergün, yeniden memleketine dönüyor ve Düzce Belediyesi’nde yetkili ve etkili bir sorumluluk üstlenmesi bekleniyor.
Ali Ergün, 2009’da Ak Parti’den belediye başkan aday adayı da olmuştu. Belediyecilik tecrübesi oldukça yüksek bir profil.
Özellikle kentsel dönüşüm, imar işleri, kentsel büyük projeler uzmanlık alanı.
Ali Ergün, Faruk Özlü’nün birinci ve en yetkili yardımcısı konumunda görev yapacak.
Yetkisi ve etkisi, diğer başkan yardımcılarından daha yüksek olacak.
Ali Ergün’ün, belediyecilik konusunda diğer başkan yardımcıları Celal Kasapoğlu, Hüdaver Gösterişli, Cengiz Tuncer, Okan Özkasap ve Sinan İnan’dan daha tecrübeli ve bilgili olduğu bir gerçek.
Kimsenin buna bir itirazı olmaz.
Ali Ergün acaba kimi yerinden edecek?
Memur kadrosundan geleceği için, o kadrodan gelen başkan yardımcılarından birisinin koltuğunda oturacak.
Ya Sinan İnan, ya da Okan Özkasap..
Benim tahminim Sinan İnan’ın Hukuk İşleri Müdürlüğü görevine devam edeceği, yerine Ali Ergün’ün geleceğidir.
Önümüzdeki günlerde belediyede çok kritik ve dikkat çeken değişimler olmasını bekliyorum.