Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın, “günaydın” sözüyle yapılan selamlaşmayı cahiliye dönemi adeti olarak yorumladığı ortaya çıktı.Erbaş, “Ramazan Günlükleri” adlı kitabında “Cahiliye döneminde insanlar, ‘Sabahınız hayat olsun’ gibi sözler söylerlerdi. Bizde bazı kimselerin kullandığı, ‘Günaydın, tünaydın’ ifadelerine benzer ifadelerdi bunlar” ifadesini kullandı.Son dönemdeki açıklamalarıyla laikliği hedef aldığı iddiasıyla eleştirilerin hedefinde olan diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın, kamu kaynaklarıyla baskısını yaptırdığı “Ramazan Günlükleri” kitabında selamlaşma ile ilgili kullandığı ifadeler dikkat çekti.“Günaydın” ve “Tünaydın” şeklindeki selamlaşma kelimelerine yönelik eleştiride bulunan Erbaş, kitabın “Aranızda Selamı Yayınız” başlıklı bölümünde şu ifadeleri kullandı:“Cahiliye döneminde birinin evine vardıkları zaman mahremiyete saygı göstermez, dünya ve ahiret saadetini temenni etmek olan selamı da bilmezlerdi. “Sabahınız hayat olsun”, “akşamınız hayat olsun”, “aydın olsun” gibi sözler söylerlerdi. Bizde bazı kimselerin kullandığı “günaydın”, “tünaydın” ifadelerine benzer ifadelerdi bunlar. "Ali Erbaş’ın, Ramazan ayı boyunca iktidara yakınlığıyla bilinen bir gazetede yazdığı yazılar, “Ramazan Günlükleri” adı altında kitaplaştırıldı. Kitabın baskı ile ilgili masrafları ise Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2019 yılı bütçesinden karşılandı.
GÜNDEM
16 Eylül 2021 - 12:06
"GÜNAYDIN" DEMEK CAHİLİYE ADETİYMİŞ!
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "günaydın" veya "tünaydın" denilmesinin cahiliye döneminden kalma adet olduğunu ifade etti.
GÜNDEM
16 Eylül 2021 - 12:06
Cahiliye dönemini geniş bir şekilde içeren tarihi kitapları okuduğumuzda şu anki müslümanlıkta farz olan bir sürü şeyin cahiliye döneminde de uyg***dığını görmekteyiz, Türkiye Cumhuriyetinin Dini bakımdan tek yetkili makamı olarak, halkın bulunduğu durumun müslümanlık gereği, siyasi iktidar tarafından iyileştirilmesine yardımcı olmalısınız, kişiler arasındaki adaletsizliği kapatması için siyasi iktidara telkinlerde bulunmanız lazım, yani kısaca halkın ve ülkenin dini yaşam standartlarını belirlemesi için siyasi iktidara yol göstermeniz lazım. Nasıl konuşulup nasıl cevap verileceğini zaten ilkokul da öğretmenlerimiz öğretiyor, sizin yapacağınız yaşamımıza siyasilerin islami ve vicdani olarak kolaylıklar sağlaması, adaletin olmadığı yerde dinin ve müslümanlığında olamayacağını anlatması lazım.