Kırım-Kongo Kanamalı Ateşinin (KKKA), keneler tarafından taşınan Bunyaviridae ailesine bağlı Nairovirüs grubuna ait tek sarmallı RNA virüsü olduğu bilgisini veren Doç. Dr. İnce; hastalığın ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi bulgular ile seyrederek ölümlere neden olabilen zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan) bir enfeksiyon olduğunu belirtti.
Bahar ve yaz aylarında görülüyor!
Hastalığın ülkemizde ilk olarak 2002 yılında dikkatleri çektiğini ve 2003 yılında ise kesin tanısının konduğunu ifade eden Doç. Dr. İnce, vakaların kenelerin aktifleştiği havaların ısınması döneminden başlayarak ülkemizde bahar ve yaz aylarında görüldüğünü dile getirdi. Hastalığın ülkemizde bulaştırıcısı kene türünün yaşam alanlarıyla uyumlu bir şekilde görüldüğüne dikkat çeken Öğretim Üyesi, “Yapılan çalışmalarda ölüm oranı yaklaşık yüzde 40 olup, ülkemizde hala önemini korumaya devam etmektedir.” diye konuştu.
Hastalığın hayvanlarda belirti göstermediğini ifade eden Doç. Dr. İnce, hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanların sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabileceğini vurguladı. Öğretim Üyemiz, hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemesi gerektiğinin de altını çizdi.
Bu belirtiler varsa mutlaka sağlık kuruluşuna başvurulmalı!
Hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas eden kişilerin, kendilerini 14 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemesi gerektiğini dile getiren Doç. Dr. İnce, bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeleri uyarısında bulundu.
Hastalığa yakalanan kişilerin kan, vücut sıvıları ve çıkartıları ile hastalığın insandan insana bulaşabileceğine işaret eden Öğretim Üyesi, bu nedenle hasta ile temas eden kişilerin gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske v.b.) alması gerektiğini vurguladı.
Hastalığın kuluçka (inkübasyon) süresinin kene tutunmasından sonra genellikle 1-3 gün, en fazla 9 gün olabildiğini dile getiren Doç. Dr. İnce; enfekte kan, vücut sıvısı ve diğer dokularla temas sonrasında 5-6 gün; en fazla ise 13 gün olabileceği bilgisini paylaştı.
Keneler kesinlikle çıplak el ile öldürülmemeli
Hastalıktan korunma önlemleri hakkında bilgiler paylaşan Doç. Dr. İnce, açıklamasını “Riskli alanlardan döndükten sonra kene olup olmadığını görmek için vücut ve elbisenin her yeri dikkatlice incelenmelidir. Vücudun özellikle diz arkası, koltuk altları, kulak arkası, ense, saç dipleri ve kasıklar dahil kontrol edilerek kene olup olmadığı bakılmalıdır. Vücuda tutunan veya hayvanların üzerinde bulunan keneler kesinlikle çıplak el ile öldürülmemeli ve patlatılmamalıdır. Keneler üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yağı gibi maddeler dökmek kenenin kasılmasına sebep olarak vücut içeriğini kan emdiği kişiye aktarmasına sebep olacağı için yapılmamalıdır.” şeklinde tamamladı.
YORUMLAR