Düzce Depremzedeler Derneği Başkanı Avukat Ayşegül Şenol Can, Marmara Depreminin yıldönümünde yazılı açıklamada, "Fay hattının geçtiği yerlerde bu 45 saniyenin izi yıllardır silinemedi, bugüne kadar gereken neden yapılmadı?" diye sordu. 45 SANİYENİN İZİ SİLİNEMEDİAçıklama şöyle;“Marmara Bölgesi, 17 Ağustos 1999'da sabaha karşı 03.02'de yakın tarihinin en uzun 45 saniyesini yaşadı. Merkez üssü Kocaeli-Gölcük olan 7.4 büyüklüğündeki deprem Kocaeli, Adapazarı, Düzce, Bolu, Yalova, Bursa ve İstanbul'da büyük bir yıkıma neden oldu. 18 binden fazla kişi hayatını kaybettiği binlerce kişinin yaralandığı sakat kaldığı, 400 bine yakın konutun hasar aldığı depremde önceden önlem alınmadığında doğa olayının nasıl bir toplumsal felakete dönüşebileceğini gördük.Fay hattının geçtiği yerlerde bu 45 saniyenin izi yıllardır silinemedi.Deprem öncesinde alınamayan önlemler nedeniyle meydana gelen yıkım ve yaşadığımız toplumsal travmanın büyüklüğüne rağmen aradan geçem 20 yıl boyunca deprem ve benzer doğal afetlerle yüzleştiğimiz halde yeni afetler meydana gelmesin diye önceden hazırlıklı olmak konusunda bir yol aldığımız söylenemez.İKİZ DEPREMLER"Biz iki depremi ardı ardına yaşadık 17 Ağustos sonrası 12 kasım düzce depremini yaşadık.17 Ağustos depreminde hasar tespiti yapılan ve sağlam diye düşündüğümüz binalarda insanlarımızı kaybettik. Ne acıdır ki buna benzer bir durumu 2011 yılında Erciş ve Van depremlerinde de yaşadık yani yetkililer binalarınıza girin dediler ve ikinci bir deprem daha geldi. Bu durum dahi tek başına depremden ders almadığımızın açık göstergesidir.Bu anlamda öncelikle meydana gelen felaketlerin nedenleri iyi tespit edilmeli gereken önlemler alınmalıdır. Bunları tek tek vatandaşların yapması mümkün olmadığından devletin bu konuda gereken önlemleri alması planlamaları yapması gerekmektedir. Şehirlerin coğrafi konumları itibariyle deprem, sel heyelan v.b. afetlerdeki riskleri analiz edilip gerekli planlar yapılmalı yapı denetimi hizmeti almayan binaların oluşturduğu riskler giderilmeli mevcut yapı stoğu elden geçirilmelidir.Peki bugüne kadar bunlar neden yapılmadı? Bugün sormamız gereken en büyük soru budur. Depremin afete dönüşmesindeki en büyük sebeplerden biri olan yanlış yer seçimi kararları elden geçmedi, ikinci en büyük sebep olan işlemeyen yapı denetim hizmetindeki aksaklıklar neden giderilmedi neden kamusal olması gereken yapı denetimi ticari şirketlere devredildi.Bunun cevabı aranmalı.Bu yanlışlardan dönülmelidir.İMAR BARIŞIAncak yanlış yanlış üstüne gelmekte ve neden “İmar Barışı” adı altında projesi olmayan, hiçbir mühendislik hizmeti almamış kaçak yapılar ruhsatlandırıldı.Neden milyonlarca kaçak yapı ruhsatlandırıldı ve gerçek adı imar affı olan bu uygulama ile yapı stoğumuzun deprem dayanıklılığı konusunda denetlenme ihtimali ortadan kaldırıldı.Bu sorulara cevap verilmeden ve bu yanlışlardan dönülmeden afet risklerine karşı önceden önlem alınması mümkün değildir."
GÜNDEM
16 Ağustos 2019 - 16:35
Güncelleme: 16 Ağustos 2019 - 16:47
45 SANİYENİN İZİ SİLİNEMEDİ
Düzce Depremzedeler Derneği Başkanı Avukat Ayşegül Şenol Can, Marmara Depreminin yıldönümünde yazılı açıklamada, "Fay hattının geçtiği yerlerde bu 45 saniyenin izi yıllardır silinemedi, bugüne kadar gereken neden yapılmadı?" diye sordu.
GÜNDEM
16 Ağustos 2019 - 16:35
Güncelleme: 16 Ağustos 2019 - 16:47