Yerel seçimler bitti, Düzce’de 5 ilçe kaybeden AK Parti’de parti içi hesaplaşmalar inceden inceye başladı.
Aslında partideki ilk tartışma belediye meclisi ve il genel meclisi aday listesinin tespit edilmesi sırasında çıkmıştı.
Milletvekili Fahri Çakır, kendi bölgesi Cumayeri’nde Recep Tuna’nın, Gümüşova’da ise Ahmet Azap’ın yerine başka bir ismin aday yapılmasını istemişti. Çakır’ın isteği kısmen yerine getirildi, Cumayeri’nde aday değiştirilmedi. Fakat, aynı şekilde Gümüşova’da da mevcut başkan Azap aday gösterildi ve iki ilçe kaybedildi.
Yine seçim öncesinde Fahri Çakır, kendisinin siyasete soktuğu iki isim olan Dursun Ay ve İsa Bİlçin’in il genel meclisi adayı yapılmasını rica etmişti. Çakır’ın bu talebine rağmen İsa Bilçin aday yapılmadı, Dursun Ay aday yapıldı.
Yerel seçimler bitti, Mehmet Keleş’ten sonra belediye başkanlığı koltuğuna Dursun Ay oturmuştu. 1,5 yıl başkanlık yapan Ay’ın seçimden sonra İl Genel Meclisi Başkanı olması bekleniyordu. Nitekim Fahri Çakır başta olmak üzere bir kısım partililer bu beklenti içindeydi.
Ancak, seçimin ardından İl Genel Meclisi üyesi olan Dursun Ay’ın İGM başkanı yapılmaması konusunda kulisler yapıldı. İl Başkanı Mustafa Keskin ve yönetimi Ay’ın başkan olmasını istemiyordu. Bu eğilime Faruk Özlü ile Ayşe Keşir de destek verdi.
Mustafa Keskin başkanlığında partide yapılan İl Genel Meclisi Grup toplantısında Dursun Ay’ın başkanlığı gündeme dahi getirilmedi, yerine şapkadan Çiğdem Günal çıkarıldı ve bilindiği üzere İGM başkanı seçildi.
ÇAKIR’A GOL
Ak Parti’de seçim öncesi ve sonrası yaşanan bu gelişmeler, Milletvekili Fahri Çakır’a siyaseten atılan bir gol olarak yorumlandı.
Fahri Çakır, Düzce’de AK Parti’nin kurucu başkanı ve iki dönem milletvekilliği yapmış, Mustafa Keskin’in ilk dönem merkez ilçe başkanı olmasının yolunu açmış bir siyasetçidir.
Mustafa Keskin de, siyasetteki diyet borcunu, önceki dönem TSO seçimlerinde Çakır’ın karşısında adaylıktan çekilerek ve sonrasında Fahri Çakır’ın TSO Başkanı yapılmasına katkı vererek ödemiş birisidir.
Fahri Çakır, Hikmet Keskin’in il başkanlığından istifa etmesinin ardından Mustafa Keskin’i il başkanlığına atanmasını desteklemiştir.
Yani Fahri Çakır ile Mustafa Keskin arasında 15 yıllık siyasi bir geçmiş bulunmaktadır.
Yerel seçim öncesi ve sonrasında yaşanan gelişmeler, Mustafa Keskin’in siyasette Faruk Özlü ve Ayşe Keşir’le birlikte hareket ettiğini, usul usul Çakır’dan koptuğunu göstermektedir.
Nitekim, Dursun Ay’ın İl Genel Meclisi Başkanı yapılmamasıyla sonuçlanan süreç buna işaret etmektedir.
Öyle anlaşılıyor ki, Mustafa Keskin 2 yıl sonraki kongreye kadar Faruk Özlü’yü önceleyen, Ayşe Keşir’i dışlamayan, fakat Fahri Çakır’ı fazla önemsemeyen bir siyaseti sahneye koyacak.
Başarılı olursa kongreyle seçilmiş bir il başkanı olacak, siyaseten daha fazla güçlenecek, başarılı olamazsa ise aktif siyaset sahnesine veda edecek.
Bakalım gelecek zamanda neler yaşanacak?