AK PARTİ’NİN REFERANDUMDA YÜZDE 81 HEDEFİ TUTAR MI?
Referanduma yaklaşık 1,5 aylık süre kaldı.
AK Parti tam kadro sahaya çıktı.
Köy ve mahalle ziyaretleri yapılacak, seçmenlere 18 maddelik anayasa değişikliğinin gerekçeleri anlatılacak.
AK Partililer, referandumda yüzde 81’lik evet oranıyla Türkiye rekoru kırmayı hedefliyorlar.
Acaba bu hedef tutturulabilir mi?
Bu pazar sandık kurulsa hedefi tutturmak biraz zor gibi görünüyor.
Zira Anayasa değişikliği konusunda seçmenin bir bölümünde hala kafa karışıklığı var.
AK Parti, 1 Kasım 2015 seçiminde Düzce’de yüzde 70’in üzerinde oy almıştı. Bu orana bakılarak evet oylarının daha fazla olacağı hesap ediliyor.
Acaba bu hesap tutar mı?
Zira, o seçimde MHP seçmeninin yarısı AK Parti’ye yüklenmişti.
Yine aynı tablo çıkar mı?
MHP Lideri Bahçeli’nin evet çağrısı ülkücü camiada karşılık bulur mu?
Hatırlatmakta fayda var, 7 Haziran seçimlerinde MHP tabanı AK Parti ile koalisyon kurulmasını istiyordu, Bahçeli yanaşmadı. 1 Kasım seçimlerinde de bunun bedeli ödendi. Bahçeli’nin çağrılarına rağmen MHP tabanından AK Parti’ye kaymalar oldu.
Ülkücü camiada ciddi bir kafa karışıklığı olduğunu söylemek yanlış olmaz.
AK Partililer ülkücülerin tamamının evet oyu vereceğini bekliyorsa yanılıyorlar.
Ülkücülerin büyük bölümü ülke ve partinin geleceğini ilgilendiren önemli konularda istişare mekanizmasını çalıştırmadığı için Bahçeli’ye kızgındır ve kızgınlıkları henüz geçmemiştir.
Bu kızgınlıklarının tepkisel göstergesi olarak tercihleri hayır oyu olacaktır.
Görünen o ki, 1 Kasım seçimlerindeki siyasi tablo görülemeyebilir.
Böyle bir durumda yüzde 81 hedefine ulaşmak mümkün olmaz.
Önümüzdeki 1,5 aylık sürede elbette seçmenin kafasında değişiklik olabilir. Ancak bunun hangi yönde olacağını bugünden kestirmek imkansız.
Sahaya çıkan AK Parti kadrolarının, başkanlık sistemine neden ihtiyaç duyulduğunu, bu değişikliğin ülkeye ve vatandaşın geleceğine ne gibi yarar sağlayacağını çok iyi izah etmeleri gerekir.
Ve özellikle ülkücü ve milliyetçi fikriyata mensup insanları ikna etmelidirler.
Aksi halde hedeflerin tutturulması tatlı bir hayalden öteye gitmez.
VALİ DAĞLI, İMARLA İLGİLİ ÇOK ÖNEMLİ UYARIDA BULUNDU
Düzce Valisi Zülkif Dağlı, deprem bölgesi olan Düzce’de belediyenin çok katlı imar izni vermesini doğru bulmadığını ifade etti.
Dağlı, şehir merkezinin yanısıra Konuralp’te yüksek katlı yapılaşmaya dikkat çekerek, “Çok katlı yapılaşmanın olmaması gerektiğini düşünüyorum. Zemin artı 2 normaldir. Konuralp dahil çok katlı binalar yapılması doğru değil” dedi.
Vali’nin açıklaması, çok katlı imar uygulamasını savunanlara uyarı niteliği taşıyor.
Düzce merkezi depremden sonra 2 kattı, sonra 3’e, daha sonra da 4 kata çıkartıldı. Yetmedi, Konuralp bölgesinde 10 kata kadar imar izinleri verildi.
Vali Dağlı’nın da dikkat çektiği gibi Düzce’de yüksek katlı betonlaşma orantısız şekilde devam ediyor.
Binaların depreme ne ölçüde dayanıklı olduğu belli değil. Bu gidişle ileride kent merkezi için 5 kat izni de gelebilir.
Allah korusun büyük bir deprem meydana geldiğinde, yüksek katlı binalar yıkıldığında, can kayıpları olduğunda bunun vebalini kim ödeyebilir?
AHMET ALTUN
Düzce’de yaklaşık 2 yıldır görev yapmakta olan Başsavcı Vekili Ahmet Altun, son kararnameyle sürpriz şekilde Kayseri’ye düz savcı olarak atandı.
Altun, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından başlatılan FETÖ soruşturmalarından sorumluydu.
Ahmet Altun ve birlikte çalıştığı savcılar, Düzce’de önemli operasyonlara imza attılar.
Zaman zaman bazı operasyonlarla ilgili eleştirilere hedef oldular.
Ahmet Altun’un kritik bir dönemde görevden alınması ve adeta tenzili rütbeyle başka bir ile düz savcı olarak gönderilmesinin arka planında ne olabilir?
Yargı çevreleri ve kamuoyu bu sorunun cevabını merak ediyor.
Ülkücüler Pkk ile birlikte mi hareket edip hayır diyecek?Bunu hangi ülkücünün midesi kaldırır,
Konuralpte 42 kata izin verilmiş dogrumu?