Üniversitede sular duruldu mu?
Düzce Üniversitesi’nde hastane başhekimi Onur Özlü’nün görevden ayrılmasıyla birlikte yeni bir dönem başladı.
Prof. Dr. Onu Özlü, Üniversite Hastanesi’nde 3 yıl süreyle görev yaptı ve bazı engellemelere rağmen küçümsenmeyecek başarılı işlere imza attı.
Bilindiği gibi Başhekim Onur Özlü ile Rektör Yardımcısı İdris Şahin arasında yönetim anlayışı ve zihniyet farklılığı yüzden ciddi kriz çıkmıştı.
Rektörün her konuda desteğini alan İdris Şahin, Onuz Özlü’ye rahat vermemiş, her işe burnunu sokmuş ve çalışma huzurunun bozulmasına neden olmuştu.
Nitekim Onu Özlü, başhekimlikten ayrılırken yakın çevresine, “Daha güzel ve verimli işler yapabilme imkan ve ortamı kalmadı” demişti.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün eşi olan Onur Özlü’nün üniversitede yönetici olarak görev almayacak olması, aslında üniversitenin bir kaybıdır.
Zira, bir bakan eşinin üniversitede bulunması, o üniversiteye her anlamda pozitif katkı sağlar.
Her ne kadar Bakan Özlü, eşi yönetici olmasa bile, üniversiteye elinden gelen her türlü katkı ve desteği sağlamaya devam edecektir. Ancak, eşine yönelik yapılan haksızlıkları da muhakkak unutmayacaktır.
REKTÖRÜN HATASI
Rektör Nigar Demircan Çakar’ın, Onur Özlü ile İdris Şahin arasında yaşanan krizde, yardımcısından yana taraf olduğunu herkes bilmektedir.
Hatta, bunun en somut örneği, Özlü’nün görevden alınması için resmi yazı yazdığı bir başhekim yardımcısını görevden almamasıdır. Rektör, İdris Şahin’in koruyup kolladığı kişiye sahip çıkarak, bir anlamda Onur Özlü’yü refüze etmiş ve tarafgirliğini apaçık göstermiştir.
SULAR DURULDU MU?
Onu Özlü’nün başhekimlik görevinden ayrılmasıyla sular duruldu mu?
Durum şimdilik öyle..
Hastane yönetimi toptan değişti. Hatta, Rektör ve İdris Şahin’in sahip çıktığı eski başhekim yardımcısına bile görev verilmedi. Çünkü, yeni Başhekim Öner Abidin Balbay, o kişiye ekibinde istemedi.
Rektör Çakar, gerçekten iyi niyetli, çalışkan ve üniversite için birşeyler yapmak isteyen biri..
Ancak, çevresindeki ekibe dikkat etmeli!
Funda Şerifoğlu’nun ilk dönemindeki hatalarından ders almalı ve aynı hatalara düşmemeli.
Özellikle kendisini sürekli yanlış enforme eden kişilere karşı “ihtiyatlı” olmalı.