Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, FETÖ’nün siyasi ayağı tartışmaları hakkında "Devletin en mahrem birimlerine FETÖ'nün elemanlarını yerleştirenlere, FETÖ'nün siyasi ayağı diyoruz" dedi."İktidar partisi, terör örgütünün elemanlarını devletin kılcal damarlarına yerleştirirken benim bundan haberim yok diyebilir mi” sorusunu yönelten Kılıçdaroğlu, "2004 yılında MGK karar alıyor, Gülen hareketi tehlikelidir. Derhal içerdeki ve dışardaki faaliyetleri ile ilgili gerekli önlemleri alın diyor. Kime diyor, dönemin hükümetine. Kararın altında da imzası var dönemin Başbakanı Erdoğan'ın. Peki ne yapmışlar" ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, "Devleti FETÖ’ye teslim eden kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan’dır" diye belirtti.Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında öne çıkan kısımlar şöyle:"FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacağım' dedim. Bilal'e anlatır gibi anlatacağım. Kim bu siyasi ayak? FETÖ'yü bu kadar güçlendirenler kimlerdir?FETÖ Terör Örgütü'nün elemanları devletin tüm kılcal damarlarına nasıl yerleştiler? Devletin en mahrem birimlerine FETÖ'nün elemanlarını yerleştirenlere FETÖ'nün siyasi ayağı diyoruz.Cumhurbaşkanlığı'na bağlı bir birimin raporu, 'FETÖ devletin bütün kılcal damarlarına sızıyor' diyor. Bu yetkiyi ancak belirli kişiler ve kurumlar kullanabilir. Esnaf devlete FETÖ'nün müsteşarını tayin edebilir mi? FETÖ'nün elemanlarını devlete yerleştirme yetkisi kimdedir? Çiftçide mi? Sivil Toplum Örgütü'nde mi?Tek yetkili olan iktidardaki parti. İktidar partisi FETÖ'nün elemanlarını devletin kılcal damarlarına yerleştirirken 'Ben bunların terör örgütü üyesi olduğunu bilmiyordum' diyebilir mi?Bir sanayici düşünün FETÖ'nün elemanını bir üniversiteye rektör, dekan olarak atayabilir mi? Atayamaz. Peki bunu bir muhalefet partisi yapabilir mi? Yapamaz. Peki kim atadı bunları?Milli Güvenlik Kurulu, FETÖ ile mücadele edilmeli diye bir karar aldı mı? FETÖ'nün terör örgütü olduğuna dair tespit MGK'da yapıldı mı? FETÖ'nün faaliyetleri devlet tarafından izleniyor muydu?FETÖ ile ilgili bilgiyi sadece MİT mi topluyordu? Evet, Milli Güvenlik Kurulu bu kararı aldı. Dönemin Başbakanı Erdoğan da bu toplantıda bulundu. MGK kararına karşı dönemin hükümeti ne yapmıştır? 'Terör örgütü üyesi olduğunu bilmiyordum' denebilir mi? Devleti yöneten hiç kimse benim haberim yoktu diyemez.""DEVLETİ FETÖ’YE TESLİM EDEN KİŞİNİN ADI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DIR""MGK karar alıyor 'Gülen hareketi tehlikelidir' diye. Derhal içerdeki ve dışardaki faaliyetleri ile ilgili gerekli önlemleri alın diyor. Kime diyor, dönemin hükümetine. Kararın altında da imzası var dönemin Başbakanı Erdoğan'ın. Peki ne yapmışlar?MGK kararı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılmadı ve hiçbir işlem yapılmadı. MGK toplantısına katılan bakanlar dışında hiç kimsenin bu karardan haberi olmadı. Bütün sorumluluğu dönemin Başbakanı Erdoğan üstlendi. Peki FETÖ'nün siyasi ayağı kim?FETÖ'nün önünü açan siyasi otorite FETÖ'nün siyasi ayağıdır. Devleti FETÖ’ye teslim eden kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan’dır."SARAY'DAN YANIT FETÖ'nün siyasi ayağı tartışmalarıyla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'dan açıklama geldi. Altun, Kılıçdaroğlu'nun "Devleti FETÖ’ye teslim eden kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan’dır" sözleri üzerine "Cumhurbaşkanımız direnmeseydi, FETÖ Türkiye’yi topyekun işgal edecekti" ifadelerini kullandı.Fahrettin Altun'un açıklaması şöyle:''FETÖ’ye yönelik topyekun başlatılan arındırma operasyonlarının talimatını bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan vermiştir.Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan direnmeseydi, vesayete teslim olsaydı, demokratik yönetimi rafa kaldırmayı hedefleyen ve sinsi emellerini 50 yıllık süreç içerisinde adım adım uygulayan FETÖ Türkiye’yi topyekun işgal edecekti.Gizlice başta siyaset, mülkiye, adliye, maliye, askeriye ve emniyet olmak üzere devletin tüm kılcal damarlarına sızan terör örgütünün sinsi ve kanlı planlarını boşa çıkartan ve süreci ilk anından itibaren yöneten ve takip eden de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır.FETÖ’nün devlete yönelik ihanet adımlarından olan; 7 Şubat MİT operasyonu, 17 Aralık küresel darbe girişimi, 25 Aralık ekonomiyi çökertme hamlesi ve 15 Temmuz işgal girişimi Sayın Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, milletimizin ise iradesine sahip çıkmasıyla yerle bir edilmiştir.Sayın Cumhurbaşkanımızın mücadelesi sadece yurt içinde değil, yurt dışında da devam etmiştir. Cumhurbaşkanımız bütün yurt dışı seyahatleri ve diplomatik temaslarının en önemli gündem maddesi FETÖ ile mücadele olmuştur.
Unutulmamalıdır ki, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın milleti sokağa davet ederek, direniş çağrısı yapması, 15 Temmuz karanlık gecesini aydınlığa kavuşturmuştur. Milletiyle omuz omuza veren lider, darbecileri sahadan süpürmüştür.Cumhurbaşkanımız öncülüğünde devleti ele geçirmeye, milleti esir almaya, ülkemizi işgal etmeye azmetmiş FETÖ ile mücadelemiz, kirli emelleriyle birlikte tümüyle bertaraf edilene kadar devam edecektir. FETÖ’nün mimarlarından, destekçilerinden ve tetikçilerinden hesap sorulacaktır.Vesayetçilerle, teröristlerle mücadelemiz devam edecektir. Bu mücadeleye zarar verenleri, işbirlikçileri, kumpas içinde hareket edenleri ne milletimiz ne tarih affedecektir.''
Unutulmamalıdır ki, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın milleti sokağa davet ederek, direniş çağrısı yapması, 15 Temmuz karanlık gecesini aydınlığa kavuşturmuştur. Milletiyle omuz omuza veren lider, darbecileri sahadan süpürmüştür.Cumhurbaşkanımız öncülüğünde devleti ele geçirmeye, milleti esir almaya, ülkemizi işgal etmeye azmetmiş FETÖ ile mücadelemiz, kirli emelleriyle birlikte tümüyle bertaraf edilene kadar devam edecektir. FETÖ’nün mimarlarından, destekçilerinden ve tetikçilerinden hesap sorulacaktır.Vesayetçilerle, teröristlerle mücadelemiz devam edecektir. Bu mücadeleye zarar verenleri, işbirlikçileri, kumpas içinde hareket edenleri ne milletimiz ne tarih affedecektir.''